KADIN CİNAYETLERİ HAKKINDA BASIN AÇIKLAMASI
Dört ay önce bütün Türkiye’ yi derinden yaralayan ve belli bir duyarlılık oluşturan Özgecan Aslan’ın hunharca katledilişi,
On gün önce Muğla’da çalıştığı lokantadan mesai bitiminde evine giderken bir daha haber alınamayan ve üç gün sonra kanalda cesedi bulunan ve saldırıya uğrayarak öldürüldüğü anlaşılan Cansu Kaya’nın katledilişi,
Daha geçen hafta Gaziantep’te tartıştığı eşinin av tüfeğinden çıkan kurşunlarla hayatını kaybeden Arzu Köse,
Erkek arkadaşı tarafından ateşli silahla Diyarbakır da vurulan ve ağır yaralanarak halen yoğun bakımda olan Mutlu Kaya,
Bu kadınlar ulusal medyada ;öldürüldükleri ,cinayete kurban gittikleri için haber oldular.
Ülkemizde 2013 yılında 237 kadın ,2014 yılında 294 kadın 2015 yılının daha ilk altı ayı sona ermeden 144 kadın öldürüldü.Giderek artan kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin sebeplerini ve son bulmasına ilişkin yapılacak işlemleri defalarca dile getirdik ancak geldİğimiz noktada reel anlamda çözümler üretilmediği aşikardır.Kadınlarla erkekler arasındaki fiili eşitsizlik ve her türlü ayrımcılığın bir sonucu olarak erkek şiddetine karşı zaman geçirmeksizin önlemlerin alınmasını istiyoruz.
Aile içinde kadın ve erkeğe biçilmiş rollerle ve kadını birey olarak görmeyen anlayışla büyüyen çocuklardan oluşan toplumda kadına yönelik şiddet uygulama eğilimi bulunmaktadır.Bu kısır döngüyü durdurmak için şiddetle mücadelede kararlı bir devlet politikasına ihtiyaç vardır.
Kadının önce insan olduğu gerçeğiyle;Kadınların dolmuşa bindiklerinde son durağa gelmeden yalnız kalma korkusuna kapılmadan,bu korku yüzünden son inenle inmek zorunda kalmadan ,ıssız bir sokakta yürürken arkasına tedirginlikle bakmadan arkasından gelen kişinin adımlarına kulak kesilmeden,yanından geçenin tacizine uğrayacağı endişesi duymadan evde sokakta ,işyerinde güvenle yaşamasını istiyoruz.Kadınların kendi iradeleri ile kararlarını verdikleri için öldürülmemelerini istiyoruz.Kadınların erkekler tarafından öldürülmesi toplumsal bir sorundur bu nedenle çeşitli önlemler alındığında durdurulabileceğine inanıyoruz. Öncelikle Devletimiz çağdaş sosyal bir devlet olmanın gereğini yapmalı yeterli hassasiyeti göstererek eğitim çalışmalarını ,yasal düzenlemeleri bir an önce gerçekleştirmeli, önleme tedbirlerini hemen almalıdır.
Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın ve kadın cinayetlerinin önlenmesi için,
-Aile içi şiddeti ve genel olarak kadın ve çocuklara yönelik şiddeti önlemek için ana-baba eğitim proğramlarının yapılması
-Devletin kadınlara yönelik her türlü şiddet eylemini açıkça kınamasını,
-6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine dair Kanunun uygulanmasının sağlanması,
-Öldürülen ve şiddete uğrayan kadınların davalarında bir an önce adaletin gelmesini,sorumluların yargılanması ve caydırıcı yasal tedbirlerin alınmasını,
-Öldürülen ve şiddete uğrayan kadınların; giydikleri elbiselerinin modeli,makyajı,eve bir saat geç gelmesi,cep telefonuyla konuşması gibi nedenler tahrik sayılarak büyük ceza indirimleri uygulanmaktadır.Toplumun en savunmasız kesimi olan kadın ve çocukların yaşam hakkına karşı işlenen suçlarda tahrik,pişmanlık gibi sebeplerce ceza indirimlerin kaldırılmasını,
-Kadın cinayeti teriminin hukuk sistemimizde yer almasını ve bu durumun Türkiye Büyük Millet Meclisinin yeni döneminin başladğı bu günde yüce meclisimiz tarafından yasalaştırılmasını talep ediyoruz.
23.06.2015
Adıyaman Barosu Kadın ve Çocuk Hukuku Komisyonu
Av.Nezahat ÖNDER